Maalesef ki hayatımız o kadar telaş içinde ki dönüp kendimize bakamıyoruz biz neredeyiz ne yapıyoruz? Zihnimizin içindeki olumsuz düşüncelerle bir şekilde yol almaya çalışıyoruz bir zamana kadar böyle yaşasak ta bir dönem sonra ağır bedensel semptomlar yaşamaya başlıyoruz. Baş ağrısı, migren atakları, panik atakları, nefes güçlüğü, ritmik bozukluklar , belki de daha sayamayacağım kişiye göre değişen bazı rahatsızlıklar bunların başlıca nedeni kaygı, stres, takıntı, anda kalamamanın verdiği ağır düşünce sonucu oluşan rahatsızlıklardır. Başınıza gelen herhangi olayda ona üzülmeyi bırakıp çözüm odaklı olabildiğimiz anlar var mı yoksa ah, vah çekerek sırtımıza, yüreğimize düğüm atıp yolumuza devam etmeye mi çalışıyoruz insan olduğumuzu ve yaşadığımızı unutarak. Aslında bir çoğumuzun sorunu da bu olumsuzluklarla birlikte telaş içinde yaşamaya çalışmak. Anda kalmak ve teslim olmayı çok zikrettiğim ve kendim içinde zaman zaman yolumu kaybettiğimde bu anlam arayışına girdiğim dönemde bu konuyu ele almak istedim.
Anda kalmadığınızda neler oluyor biliyor musunuz? Hissinizi kaybediyorsunuz yaptığınız hiçbir şeyden keyif almıyorsunuz ne bedeninizin nede burada olduğunu hissedebiliyorsunuz. Düşünceler neden bizi bu kadar esir alıyor ki? Madem biz bu yeryüzünde bir halifeyiz düşünme yetisi tek olan varlığız bize yakışıyor mu bunca düşünceyle yaşamın hızlı akışına teslim olamamak. Hayat sadece ‘’Bir andır, oda şu an’’
Ben her sabah uyandığımda yenilenmiş hissediyorum bugün yeni bir gün diyordum fakat yolunda gitmeyen bir şeyler var zihnimin içinde sürekli dünden kalan düşünceler… Zihin sakin olmayınca, huzurlu olmayınca beden nasıl yenilenmiş hissedebilirdi ki? Böyle anlarda susmayı seviyorum, sessizliği seviyorum. Dış etkenlerden öyle güçlü enerji çekmeye başladık ki artık dünyaca kollektif olarak her şeyden etkileniyoruz çünkü ‘’Biriz, Birlikteyiz’’ Arka bahçemizi ne yazık ki kapatmayı bilmiyoruz ya kaçıyoruz ya yarım bırakıyoruz sorunlar bu şekilde sevgi ile kapanmaz sadece halı altına süpürülür ve bir gün çok şiddetli bir şekilde sert bir tokat ile gelir gönlüne yerleşir. İşte anda kalamamak günü kaçırmak keyif alamamaktır varlığı unutmak, bütünü unutmaktır. Sorunları sevgiye dönüştürmeyi ve tabularımızı yıkmayı dilerim.
Akışta olma tam anlamıyla anda kalmayı, şu an bu yazıyı okuyorsan bu yazıda kaybolmak, spor yapıyorsan sadece sporda olduğunu hissetmek ve hiçbir şey düşünmemek hiçbir enerji altında gezmemektir. Zihinden geçen tek düşünce o anda içinde olunan durum veya önünde duran iştir.
Akışta olmanın faydaları
Uzun süreli konsantrasyon hali
Yapılması gerekeni net şekilde yapabilmek.
Endişe, kaygı bozuklukların giderilmesi
Duyguların daha kolay şekilde yaşanılması.
Yaratıcılığın ve motivasyonun beslenmesi.
Sadece anda kalmaktan ve tek bir işi yapmaktan gelen keyfin sürdürülebilir tatmine, mutluluk haline dönüşmesi.
Dikkatimizin çok sayıda bozulduğu bu yaşamda bu bilince erişmek biraz zor olsa da bunu yaşamla tecrübe edinerek başarabiliriz.
Düzenli beslenme
Sosyal aktivite (Kendinize uygun ve içinizdeki sizi çıkartabilecek deneyimler yaşamak)
Düzenli nefes egzersizi
Küçük molalar vererek sessizlik içinde olabilmek
Sevdiğiniz bir şeyi yaparken sadece o ana adapte olarak deneyebilirsiniz.
Yine farkındalık yazılarımdan biri olacak olan konuyu ele alarak şifa katmasını dilerim.